Bir adım bile yol gidememişken
uzayıp gider mesafeler..
koştukça yaklaşır, ulaşırsın
elini uzatsan değersin
bir bakış kadar yakınsındır
ama bir o o kadar uzaktır aslında..
için hiç bu kadar cız etmez..
yüreğin acımaz..
gitgide kendine gömülürsün..
duyulmayan çığlıkların
boğar artık içini..
.........
Bakma suskunluğuma!..
gözlerimin hüznü yılların kırıklarındandır..
boynu bükük sevdalar yer ettiler
gönlümün soylu atölyelerinde..
tükenmez geceleriyle yorgun ruhumun
sızıları akar..
hep ertelenen yaşanmışlıklar..
ömür törpüsü hazin sevdalar..
zamanın dar geçitlerinde hayatın zorlu sırtlarında
belirsiz gözyaşlarım bundandır..
Sessiz içimden severim seni..
öyle..usul usul..
Radyodan şarkılar tutar,
gönderirim ruhumu deli gibi esen rüzgarla!..
sana ayırırım derinlerimi..
kısa yürüyüşlerde sevdayla yıkarım tüm şehri..
sokaklar sen kokar,kokun siner şehre..
hatıralar yüzünde çizgiler halinde..
resmedilir sanki..
kalbim sana doğru akar..
gözlerimden
bir nehir gibi
serpilse tüm ruhumda tüten yanmışlık..
kükremiş sevinçlerim, derinlerdeki aşk girdabım..
solusak beraber biriktirdiğim düşleri..
İsyandır,aşk!..
olmazları olduran..
bulutlarda taşısa bizi melekler..
süzülsek yeryüzüne
sokulsak sımsıkı efsunlu mutluluğa..
......
Sen,adının sonrasına hiçbir sıfat yerleştiremediğim;
Durağan bir ömrün satır arasında
yönelen rengarenk düşsün benim için..
sessizliğimde çoğalıyorsun..
sana dair birşeyler karalıyorum,sensiz..
ve söylüyorum bu yazı üç nokta sonra bitecek
veda edeceğim şimdilik..
yazının sonunda
''mutlu ol'', ''hoşçakal'' gibi
sevmediğim veda sözlerine
belki yer vermeyeceğim
yerine bir gün ansızın karşına geçip
'Merhaba' diyeceğim!..
Elinde ne varsa hayata dair,ötesi hiçbir şey ya da vesair...Hani demiş ya şair: Mutluluğu sende bulan senindir; ötesi misafir...
26 Kasım 2011 Cumartesi
21 Kasım 2011 Pazartesi
Aradığınız kişi!..
Aradığınız kişi salağı oynamaktan sıkıldı,
gözlerinden akan hüznü durdurdu,
çenesine vurduğu asma kilidin anahtarını bilinmeze fırlattı,
maskelerin arkasındaki gerçek yüzleri artık çok net görebiliyor,
gözlerinden akan hüznü durdurdu,
çenesine vurduğu asma kilidin anahtarını bilinmeze fırlattı,
maskelerin arkasındaki gerçek yüzleri artık çok net görebiliyor,
hala gördüğü her buğulu cama tehlikeli isimler yazmakla meşgul
14 Kasım 2011 Pazartesi
Arsız Sevgili!..
Bir masaldı aşk..
Uğruna çabaladığın,gözyaşı döktüğün..
Zorluklarla mücadele edip
yorulduğun..
Kimi zaman coşkun..
Kimi zaman durgun..
Akıp giden bir nehir gibi..
Rüya gibi gelip geçer zaman..
Yolun belirli yerlerinde ara sıra durursun..
Zaman zaman acı çekersin..
Gün gelir aşkın onarılmaz yaraları oluşur,
ihanetin soğuk yüzüyle karşılaşırsın..
Çok sevmenin ağırlığını taşıyamayan yürek,
ihanetin altında ezilmekten artık korktuğundan
veda etmek ister..
Yürek yorulmuştur artık..
Hafiflemek ister..
Izdırapla kavrulan ruh
kin besler,
Kalbin affetmediği gibi
sevmek cüretini de gösteremez artık..
Sadakatinle aptallığına kızarsın..
Gururunun bardak parçaları gibi
kırılıp yokolmasına yakarırsın..
Kinin adını bile bilmezken
aşka düşman olursun..
Kinlendim artık..
Gereksiz bir aşka yürek yormanın
anlamsızlığını keşfedersin..
Dilim..dudağım..ellerim sessiz..
Bir tek gözlerim konuşuyor..
gözlerinin arkasındaki ihaneti gördüğünden beri..
Umrunda bile olmayan gözlerim..
Sen..mutluluğum..hüznüm..umudum!..
Hiçbirşeyim olmamalıymışsın aslında!..
Hey Seni yazıyorum; masumiyet ustası!..
Arsız Sevgili!..
Daha kaç yürek yakacaksın?!
kaç yakarış..
kaç saf yürek..
bilmiyorum
ama ben seni ASLA affetmeyeceğim!..
Çünkü dilinde her daim aşk vardı,
yüreğinde ihanet!..

Uğruna çabaladığın,gözyaşı döktüğün..
Zorluklarla mücadele edip
yorulduğun..
Kimi zaman coşkun..
Kimi zaman durgun..
Akıp giden bir nehir gibi..
Rüya gibi gelip geçer zaman..
Yolun belirli yerlerinde ara sıra durursun..
Zaman zaman acı çekersin..
Gün gelir aşkın onarılmaz yaraları oluşur,
ihanetin soğuk yüzüyle karşılaşırsın..
Çok sevmenin ağırlığını taşıyamayan yürek,
ihanetin altında ezilmekten artık korktuğundan
veda etmek ister..
Yürek yorulmuştur artık..
Hafiflemek ister..
Izdırapla kavrulan ruh
kin besler,
Kalbin affetmediği gibi
sevmek cüretini de gösteremez artık..
Sadakatinle aptallığına kızarsın..
Gururunun bardak parçaları gibi
kırılıp yokolmasına yakarırsın..
Kinin adını bile bilmezken
aşka düşman olursun..
Kinlendim artık..
Gereksiz bir aşka yürek yormanın
anlamsızlığını keşfedersin..
Dilim..dudağım..ellerim sessiz..
Bir tek gözlerim konuşuyor..
gözlerinin arkasındaki ihaneti gördüğünden beri..
Umrunda bile olmayan gözlerim..
Sen..mutluluğum..hüznüm..umudum!..
Hiçbirşeyim olmamalıymışsın aslında!..
Hey Seni yazıyorum; masumiyet ustası!..
Arsız Sevgili!..
Daha kaç yürek yakacaksın?!
kaç yakarış..
kaç saf yürek..
bilmiyorum
ama ben seni ASLA affetmeyeceğim!..
Çünkü dilinde her daim aşk vardı,
yüreğinde ihanet!..

12 Kasım 2011 Cumartesi
Aşk Yorgunluğu!..
Mola vermek isteriz
Biraz soluklanmak..
içimizdeki aşk sürgünlerine direnmek..
mücadele etmemek..durup düşünmek isteriz bi an!..
kaç mevsim geçti..kaç kış..
Gönlünde aşk feryatları..
Yorgun umutlar..
Zulada hayat korkuları ve cebimizde biriktirdiğimiz
düşlerle uzaklaşmak..
toparlanıp yolculuğa çıkmadan önce
yoklarız içimizdeki tozlu rafları..
geçmişin kanatlarında yaşadığın acılar
birer birer gözünün önünden ihtişamla geçer..
sızılı günler üşüşür aniden
yorgun gözbebeklerine..
o içimizdeki çaresiz bekleyişlerin
dumanı yokolur gider..
tanıdık bir ayrılık yürek kapında tebessüm eder
sürgün bakışlarında uzak şehirler uzanırken,
telaşlı adımlarla hüzünden kaçar..içindeki aşırı sevdanın yanılsamalarını
kendine saklarsın..
kırık aşklar yuvarlanır,
uzanır, yol olur gökyüzüne..
Yorgun bir ömrün hikayelerine bilenip
kendi yazdığımız satır aralarını okuruz
yorgun bir ömrün yollarında içimizdeki çığlıklarla
sevda bahçesinde tekrar heveskar yürümek
yalnızlık ve vefasızlığa inat,
kangren bir yarayı kesip atmak isteriz..
içten içe zaman tünelinde 'o'na yaklaşmayı umarken
kaybolmak..
.....
Zaman geçer..gün döner..
ayrılığın tortusu aşınır yürekte..
Ve 'aşk' zamanı durdurup
'O' nda kaybolmak,
teninde erimek demekken
deli bir fırtına varlığına dair herşeyi süpürür
umutlar yok olur
yürekte sadece yorgunluk kalır..
Biraz soluklanmak..
içimizdeki aşk sürgünlerine direnmek..
mücadele etmemek..durup düşünmek isteriz bi an!..
kaç mevsim geçti..kaç kış..
Gönlünde aşk feryatları..
Yorgun umutlar..
Zulada hayat korkuları ve cebimizde biriktirdiğimiz
düşlerle uzaklaşmak..
toparlanıp yolculuğa çıkmadan önce
yoklarız içimizdeki tozlu rafları..
geçmişin kanatlarında yaşadığın acılar
birer birer gözünün önünden ihtişamla geçer..
sızılı günler üşüşür aniden
yorgun gözbebeklerine..
o içimizdeki çaresiz bekleyişlerin
dumanı yokolur gider..
tanıdık bir ayrılık yürek kapında tebessüm eder
sürgün bakışlarında uzak şehirler uzanırken,
telaşlı adımlarla hüzünden kaçar..içindeki aşırı sevdanın yanılsamalarını
kendine saklarsın..
kırık aşklar yuvarlanır,
uzanır, yol olur gökyüzüne..
Yorgun bir ömrün hikayelerine bilenip
kendi yazdığımız satır aralarını okuruz
yorgun bir ömrün yollarında içimizdeki çığlıklarla
sevda bahçesinde tekrar heveskar yürümek
yalnızlık ve vefasızlığa inat,
kangren bir yarayı kesip atmak isteriz..
içten içe zaman tünelinde 'o'na yaklaşmayı umarken
kaybolmak..
.....
Zaman geçer..gün döner..
ayrılığın tortusu aşınır yürekte..
Ve 'aşk' zamanı durdurup
'O' nda kaybolmak,
teninde erimek demekken
deli bir fırtına varlığına dair herşeyi süpürür
umutlar yok olur
yürekte sadece yorgunluk kalır..
7 Kasım 2011 Pazartesi
We are much more than what we think we are.
Yaşanılanların hüznüne tanık zaman..
acılı bir ömrün izne tabi kentlerinde
aşkın efsunlu kollarında yakaran insanlar..
sonsuzluğa taşan içsel feryadın
yakana yapışıp hesap sorması
gibidir geçmişin aşk günlükleri
arasında kaybolmak..
kaybolursun..
öfkeli kalabalıklar arasında dolaşırken
yalnızlığın sureti düşer yüzüne..
anılar..kırgın sayfalar..aynı masallar..
zamana tanıklık etmiş mutlu resim kareleri..
belirsizliklerle dolu sarı düşlerde
kendi çığlıklarımızı dinleriz bir süre..
Ezik avuçlarda yerleştirdiğimiz hüzünlerle
hayata tutunmak
ruhumuzdaki kelepçeleri söküp atmak
kendi hikayemizin egemenliğini ilan ederiz
yeniden tutunmak
hayata aşka derin gözlerle bakmak
delice sarılmak isteriz
acısı dinmeyen dişlilerinden kurtulunca aşkın
nehir oluruz hayata akmak için..
ilmek ilmek hayatına dokuduğun sızılar
yüreğinin en sancılı yerleri sarar
gönlünün yorgunluğu gider,
dizlerin kanamaz artık..
umursamaz olursun sahte gülüşleri
derin bir boşluğu yaratır hayat
yüksekten bir anda hazırlıksız atlamanın
verdiği hisse benzer bir boşluk..
tekrar toparlanacak olmanın verdiği haz
doğan güneş, dinen yağmurlar..
yenilenirsin..
umutlarla bezenip sunulan yollarda yeniden yürümek,
aşk diye yeniden sayfalara renkler işlemek,
kırgın bedeni yeniden sevgiyle dans ettirmek,
şu çelişkili hayatta
kendi çizgilerimizi hayata resmetmek gerek..
Çünkü düşündüğümüzden çok daha fazlasıyız!..

acılı bir ömrün izne tabi kentlerinde
aşkın efsunlu kollarında yakaran insanlar..
sonsuzluğa taşan içsel feryadın
yakana yapışıp hesap sorması
gibidir geçmişin aşk günlükleri
arasında kaybolmak..
kaybolursun..
öfkeli kalabalıklar arasında dolaşırken
yalnızlığın sureti düşer yüzüne..
anılar..kırgın sayfalar..aynı masallar..
zamana tanıklık etmiş mutlu resim kareleri..
belirsizliklerle dolu sarı düşlerde
kendi çığlıklarımızı dinleriz bir süre..
Ezik avuçlarda yerleştirdiğimiz hüzünlerle
hayata tutunmak
ruhumuzdaki kelepçeleri söküp atmak
kendi hikayemizin egemenliğini ilan ederiz
yeniden tutunmak
hayata aşka derin gözlerle bakmak
delice sarılmak isteriz
acısı dinmeyen dişlilerinden kurtulunca aşkın
nehir oluruz hayata akmak için..
ilmek ilmek hayatına dokuduğun sızılar
yüreğinin en sancılı yerleri sarar
gönlünün yorgunluğu gider,
dizlerin kanamaz artık..
umursamaz olursun sahte gülüşleri
derin bir boşluğu yaratır hayat
yüksekten bir anda hazırlıksız atlamanın
verdiği hisse benzer bir boşluk..
tekrar toparlanacak olmanın verdiği haz
doğan güneş, dinen yağmurlar..
yenilenirsin..
umutlarla bezenip sunulan yollarda yeniden yürümek,
aşk diye yeniden sayfalara renkler işlemek,
kırgın bedeni yeniden sevgiyle dans ettirmek,
şu çelişkili hayatta
kendi çizgilerimizi hayata resmetmek gerek..
Çünkü düşündüğümüzden çok daha fazlasıyız!..

karalamaca...
Gün olur acıtır yalnızlık..
dokunur yüreğine herşey
bulunduğun zamandan kopar
sorgularsın..
boşunadır çırpınışlar
biz boşa çabalamışız
çoktan bitmişiz biz
ama bihabermişiz olup bitenden
sürüklenmişiz..
der; hayıflanırsın..
yitip gider sevdalar
çektiğin acıların arkasından
başbaşa kalırsın sessizlikle
başucunda derin sızı..
Sevgi aramışız ama çoğalamamışız..
bir hücreye kapatmışız kendimizi
koşmuşuz..yorulmuşuz..
acıya yüz tutmuş yanlarımızı iyileştirip
çok sevip çok üzülmüşüz..
farklılıklarımızı yontup
içimizi kapatmışız
ruhlarımız bambaşkaydı halbuki..
bulutlarda uçuyorduk..
sevdik..seviştik..acıdık..acıktık..
yara aldık..yaraladık..
savrulduk..
herbirimizden birer parça..
'bitmez' denenler bitti..
acıdan umuttan usanmadan geçen günler
ardından
paylaşılan hayaller söndü..
aşkın bile birarada tutamadığı iki ayrı yalandık
ve onu uzağa beni başka yere attı
hayat tarafından terkedildik
tanıdığım kadar yabancılaştığım
unutmaya yüz tutmuş hayallerimle
zamanın arka bahçesinde
üşüten avazlarımla
hep arka odam yalnızlığımda
ruhumla yüzleşme ve yenilenme vaktidir şimdi!..

dokunur yüreğine herşey
bulunduğun zamandan kopar
sorgularsın..
boşunadır çırpınışlar
biz boşa çabalamışız
çoktan bitmişiz biz
ama bihabermişiz olup bitenden
sürüklenmişiz..
der; hayıflanırsın..
yitip gider sevdalar
çektiğin acıların arkasından
başbaşa kalırsın sessizlikle
başucunda derin sızı..
Sevgi aramışız ama çoğalamamışız..
bir hücreye kapatmışız kendimizi
koşmuşuz..yorulmuşuz..
acıya yüz tutmuş yanlarımızı iyileştirip
çok sevip çok üzülmüşüz..
farklılıklarımızı yontup
içimizi kapatmışız
ruhlarımız bambaşkaydı halbuki..
bulutlarda uçuyorduk..
sevdik..seviştik..acıdık..acıktık..
yara aldık..yaraladık..
savrulduk..
herbirimizden birer parça..
'bitmez' denenler bitti..
acıdan umuttan usanmadan geçen günler
ardından
paylaşılan hayaller söndü..
aşkın bile birarada tutamadığı iki ayrı yalandık
ve onu uzağa beni başka yere attı
hayat tarafından terkedildik
tanıdığım kadar yabancılaştığım
unutmaya yüz tutmuş hayallerimle
zamanın arka bahçesinde
üşüten avazlarımla
hep arka odam yalnızlığımda
ruhumla yüzleşme ve yenilenme vaktidir şimdi!..

Kaydol:
Kayıtlar (Atom)