gözlerinde nemli hayaller biriken
kıyısında hayatın kendine yer arayan biriyim
gittikçe uzaklaşan,
yabancılaşan,
yalnız ve mesafeli
bir şehrin ışıkları gibi..
solgun yüzlü bir ifade
bilinmeyen bir şarkı
kırılgan bir kız çocuğu
sonbaharda rengini kaybeden bir siluet
ve yorgun bir beden..
.....
kendi kendime içimde biriktirdiğim
küfürlerimle beraber bir haykırış bu!..
bir sızı oluyor içini acıtan
ruhunda esen fırtınalar
ve
kırılmış bir kalp gibi adeta
alçıya alınamayan
sürekli acıyan..
üst üstte gelen aksilikler
bir günün batışı kadar yalnızlık
geriye dönen saatler
unutulmuş bir geçmişte
umutla uyandığın günün sonunda
biten bir başlangıç daha
kimseyi daha fazla yaşatmaz
ve ben artık öldürüyorum saatleri
ne eksik ne de fazla yaşamak için..
Elinde ne varsa hayata dair,ötesi hiçbir şey ya da vesair...Hani demiş ya şair: Mutluluğu sende bulan senindir; ötesi misafir...
16 Şubat 2011 Çarşamba
9 Şubat 2011 Çarşamba
içimde biriktirdiklerim...
Gece..
suskunluğa ve yalnızlığa direnmeye çlıştım
yaşamaya..
sevdiklerime..
sevmediklerime..
tüm seslere kulak verdim
nefes aldım
biraz da nefes verdim
kendimle bile konuşmadan
öylece yaşardı gözlerim
........
bir ses böldü geceyi
ya itti ya kopuktu
kulaklarımı tıkamadım
herşeye rağmen devam ettim
çünkü buna gerek yoktu
yalnız umutlara kulak verdim
ne varsa umuda dair ektim beynime
nadasa bırakmadım bu sefer
hayalerimle suladım hepsini
....
sustum..
konuşmadım
kelimeleri üzmemek için
hiçbirşey söylemeden
hiçbirşey konuşmadan zamanda salındık biz..
gözlerimiz bizi hep ele verdi
yaşadıklarımız yüzümüzden okunuyordu
hep kısık bakmak hayata
ötesine düşmek zaman merdivenin
koşmak
koştukça yorulmak..
aynı şarkıyı tekrar tekrar
kendini dinlemediğin kadar dinlemek..
....
ağlıyorsun..
hep aynı şeyi yapıp
sulandırıyorsun kanı
gerçekçi olmuyor acıların
ve pıhtılaşmadan hayallerin
vazgeçiyorsun hayattan
kırılınca umutlar ve
şefkatin
sadece bekliyorsun
inanmadan öylece..
arkana dönüp bakmaktan
adım atmayı unutuyorsun
sen sonunda
ölmek diyorsun yaşadığın hayata
oysa hayatın ta kendisi
içinden çıkamadıkların
...
suskunluğa ve yalnızlığa direnmeye çlıştım
yaşamaya..
sevdiklerime..
sevmediklerime..
tüm seslere kulak verdim
nefes aldım
biraz da nefes verdim
kendimle bile konuşmadan
öylece yaşardı gözlerim
........
bir ses böldü geceyi
ya itti ya kopuktu
kulaklarımı tıkamadım
herşeye rağmen devam ettim
çünkü buna gerek yoktu
yalnız umutlara kulak verdim
ne varsa umuda dair ektim beynime
nadasa bırakmadım bu sefer
hayalerimle suladım hepsini
....
sustum..
konuşmadım
kelimeleri üzmemek için
hiçbirşey söylemeden
hiçbirşey konuşmadan zamanda salındık biz..
gözlerimiz bizi hep ele verdi
yaşadıklarımız yüzümüzden okunuyordu
hep kısık bakmak hayata
ötesine düşmek zaman merdivenin
koşmak
koştukça yorulmak..
aynı şarkıyı tekrar tekrar
kendini dinlemediğin kadar dinlemek..
....
ağlıyorsun..
hep aynı şeyi yapıp
sulandırıyorsun kanı
gerçekçi olmuyor acıların
ve pıhtılaşmadan hayallerin
vazgeçiyorsun hayattan
kırılınca umutlar ve
şefkatin
sadece bekliyorsun
inanmadan öylece..
arkana dönüp bakmaktan
adım atmayı unutuyorsun
sen sonunda
ölmek diyorsun yaşadığın hayata
oysa hayatın ta kendisi
içinden çıkamadıkların
...
7 Şubat 2011 Pazartesi
Tanrı işaretleri ve arka fon
ilerliyorum
yolun başındayım
belki de sonu..
parçalanmış bir şekildeyim
ama güçlüyüm aynı zamanda.
varacağım yere doğru ilerliyorum
nelerle karşılacağım, nelere karşı koyacağım umrumda bile
değil!..
Ne de olsa kara bulutlar bir kere gezindi mi gitmek bilmez
sonuna kadar dibe inip yükselmek lazım
Yürüyorum...
içimdeki isyanlara kapatıp kulağımı
atıyorum sessizce adımlarımı..
yolun bir sonu yok
ama ben bir son bulma telaşındayım
insanlara bakıyorum
metroda,vapurda,otobüste..
neleri taşıyorlar içinde diye gözlemliyorum
her biri birbirinden farklı,
kimisi farklı alemlerde,
kimisi gözden düşmüş,
kimisi göze batmış,
kimisinin de gözü yok
ve içinde yada dışında bulunduğu
bir göz bile yok
gözü kapalı yaşayanlara rastlıyorum
ve onlar beni görmüyor,
bense onların taa gözünün içine bakıyorum
çoğu zayıf ve çaresiz...
bir kısmı güçlü ama savunmasız..
Ne kadar güçlü olduğumu düşünüyorum o an
ve güçsüzlüğümü son dönemdeki tabi ki..
Yoruluyorum..
sakin yollarımda..
yalnız yollarımda..
sessiz..
yollarım kayıp..
yüzüm kesik,ellerim donuk,
gözlerim yaşlı..
Büyüyorum..
Birisi başrolde oynarken,diğeri arka fonda ''sokakta oynayan kız''
Birisi kralın soytarısıyken,diğeri arka fonda ''kendi halinde hiç''
Birisi hayal kurmadan yaşarken,diğeri arka fonda ''umutlarını kaybetmiş''
Birisi yerinden kalkmadan yenerken,diğeri arka fonda ''zavallı yenilmiş''
Duyuyorum..
yolun başını unuttum bile çoktan
yolculuğun sonuna yakınım
yarım yamalak düşünenenler..
acı çekenler..
hayal meyal sevgililer..
kendini unutup başkasına gidenler
bazen hepler,bazen hiçler
kendi kendine mahkum olanlar
el ele olanlar
elden ayrı düşenler..
ve fonda eski bir şarkı
duyuyorum o an
mırıldanıyorum:
''Bir ben uykusuz,bir ben huzursuz, bir ben çaresiz,bir ben sensiz''
Eve döndüm..
kapıyı açıp içeri girdim..
odama yürüdüm,
pencereye yaklaştım
ve kafamı cama yasladım
şehrin kulakları acıtan gürültüsünü dinledim biraz
masanın üzerinde duran saati duymamla
gözümün önünden geçti koca günün özeti
insanların çıkardıkları ayak seslerinin melodik yalnızlıkları
gecenin korkak ve hüzünlü bakışlarla şehri karanlığa sürüklemesini..
sürekli hareket eden şehir ve insanlar..
uyudum biraz...
uyandım...
geçen yıl hiç iyi geçmemesine rağmen
yeni yılın başları da umut vadetmiyordu
iş,aile,sağlık,özel hayat herşey kötü gidiyordu
telefon çaldı,uzun zamandır görüşemediğim eski bir dostumdu
enerjisi ve güzel haberleri ve teklifiyle bana umut oldu
ardından babamın sağlığıyla ilgili güzel haberler aldım
ilaç tedavisi olumlu gidiyormuş,beni en mutlu eden haber bu oldu
sonra beni maddi manevi zarara sokan adi ortağımı ticaret odasına şikayet etmiştim
aynı adla başka şirket açamasın ve ülkemde bu kadar rahat at koşturamasın diye
ardından ticaret odası hukuk departmanından arandım,çok olumlu haberler aldım
Ve bu yazıyı kağıda dökerken çok sevdiğim aşık olduğum
ama kalbimi son dönem çok kırdığı ve ilgisini sevgisini göstermiyor hissettirmiyor
diye çok kızgın olduğum insan aradı
yalnız fon da bu sefer (bilgisayarımda müzik listesi acık)
sıla dan ''oluruna bırak ''var
Bi anda çok mutsuzken herşey ters giderken
güzel haberler aldım
bazen yukarısının işine karışmamak gerekiyor
ama bildiğim bişiy var
bu arka fon da gizemli bişiyler var:)
5 Şubat 2011 Cumartesi
Suskun ama öfkeli yürek
derinlerimde bir çığlık var
kelimelerin kadar acımasız biraz
hüzün,sessizlik,aşk,ayrılık ve
dahası
herkese rağmen, herşeye rağmen
sonbahar kadar trajik bir aşk
hikayesi var
geçmişe dönük bir yamaç,
düşmeye çok yakın bir uçurum var
gözlerin kadar derin ve koyu karanlık
ritmini kaybetmiş bir kalp var
yalnızlığa bir kaç adım yakın
ne kendinden ne gölgesinden korkan
umutlarımın içimde biriktirdiği
sana dair bir yalnızlık var,
ilerledikçe gün be gün
içimi acıtan..
......
kelimelerin kadar acımasız biraz
hüzün,sessizlik,aşk,ayrılık ve
dahası
herkese rağmen, herşeye rağmen
sonbahar kadar trajik bir aşk
hikayesi var
geçmişe dönük bir yamaç,
düşmeye çok yakın bir uçurum var
gözlerin kadar derin ve koyu karanlık
ritmini kaybetmiş bir kalp var
yalnızlığa bir kaç adım yakın
ne kendinden ne gölgesinden korkan
umutlarımın içimde biriktirdiği
sana dair bir yalnızlık var,
ilerledikçe gün be gün
içimi acıtan..
......
Etiketler:
acı,
aşk,
hayat,
içimi acıtan,
ilişkiler,
öfkeli,
öfkeli yürek,
sevgi,
suskun,
suskun yürek
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)